YERLİ İMKANLAR İLE GELİŞTİRİLİP ÜRETİLEN T625 GENEL MAKSAT HELİKOPTERİ İLK UÇUŞUNU GERÇEKLEŞTİRDİ
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii tarafından yerli imkânlarla geliştirilip üretilen ilk genel maksat helikopteri T625, ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi. Bir süredir yer testlerine devam eden T625 helikopteri geçtiğimiz günlerde üretim hangarından çıkarılarak uçuş hattına taşınmıştı. Helikopterin uçuş hattına geçmesinin ardından T625 iniş takımlarını ilk defa yerden kesip ilk manevralarını gerçekleştirerek büyük bir başarı elde etmiş oldu.
6 Eylül saat 06:00’da güneşin ilk ışıklarıyla birlikte T625 Helikopterinin motor çalıştırması ile heyecanlı bir bekleyişe ev sahipliği yapan TUSAŞ, proje kapsamında çok önemli bir aşama kaydetti. Projede gece gündüz çalışarak yoğun emek sarf eden mühendis ve teknisyenlerin de katılımıyla, TUSAŞ test pilotları kontrolünde ilk kalkışını yapan T625 Helikopteri, sorunsuz bir şekilde havalanarak, gerçek bir uçuş ortamında manevra denemelerini icra etti.
Yerli imkânlarla geliştirilip üretilen gövde, transmisyon, dişli kutusu, güç aktarma organları, iniş takımları ve elektronik sistemleriyle TUSAŞ pilotlarına emanet edilen T625 Helikopteri, T129 ATAK Helikopteri’nde elde edilen tecrübe ve bilgi birikiminden de faydalanarak, Türk Havacılığının ulaştığı noktayı tüm dünyaya bir kez daha ispat etti. Askeri ve sivil alanda geniş bir yelpazeye hitap eden T625 Genel Maksat Helikopteri, kendi alanında küresel anlamda geleceğin gereksinimleri göz önünde bulundurularak tasarlanmış olup, yüksek irtifa ve sıcaklıkta, zorlu iklim koşullarında, gerek performans ve manevra kabiliyeti, gerekse sağladığı yüksek kabin/azami kalkış ağırlığı oranı ile Türkiye’de ve uluslararası arenada söz sahibi olmayı hedefliyor.
Üstün faydalı yük imkanı ve farklı konfigürasyon seçenekleri sunmayı öngören T625 Helikopteri, arama-kurtarma, personel taşıma, VIP, yangınla mücadele, hava ambulans ve off-shore gibi alanlarda hizmet vermek için planlanıyor.
Elde edilen bu başarı ile birlikte, kendisini bekleyen yer ve uçuş testlerini müteakip, sertifikasyon ve kalifikasyon süreçlerinin de tamamlanmasıyla 2020’li yıllarda semalarımızda ve envanterlerdeki yerini alması hedefleniyor.
