2018 Yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Ödülleri Töreni’nde yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bize göre bu topraklardaki birlik, beraberlik ve muhabbetin gerisinde, kültür ve sanat alanındaki eşsiz zenginliğimiz ve hazinelerimiz bulunuyor. Varlığımızı korumak ve geleceğe taşımak için, kültür ve sanatın gücüne, etkisine, kapsayıcılığına ihtiyacımız var” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2018 Yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Ödülleri’nin takdimi dolayısıyla düzenlenen törene katıldı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen ödül töreninde Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaptı.
“ESKİ MUSİKİ NADİDE BİR MÜCEVHER GİBİ KORUNMASI GEREKEN DEĞERLER ARASINDA”
Ödüllerin, adlarına kurulmuş kurumlara takdim edilen merhum Emin Ongan ile Ara Güler’i saygıyla yâd ettiğini dile getirerek konuşmasını başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödüllerin Emin Ongan Üsküdar Musiki Cemiyeti ile Ara Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi-Ara Güler Müzesi’ne verilmesini isabetli bulduğunu söyledi.
Üsküdar Musiki Cemiyeti’nin, eskiden beri klasik Türk musikisinin üstatlar tarafından icra edildiği ve yeni nesillere aktarıldığı bir kurum olarak hafızalarda yer ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski musikinin nadide bir mücevher gibi korunması gereken değerler arasında yer aldığını kaydetti.
Tek parti döneminde, geleneksel pek çok mirası gibi, müziğin de “köhnemiş bir zihniyetin ürünü” olarak yaftalanıp yok edilmeye çalışıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar Musiki Cemiyeti’nin isminin başına, bu kurumun çalışmalarına yarım asırlık bir ömrü adayan Emin Ongan’ın adının eklenmiş olmasını bir vefa örneği olarak değerlendirdiğini ifade etti.
“GERİDE BIRAKTIĞI ARŞİVİ VE MÜZESİ ARA GÜLER’İN SANATINI GELECEK NESİLLERE AKTARACAKTIR”
Ara Güler’in ise hayatını fotoğraf makinası vizörünün arkasında geçirmiş, ülkesini ve dünyayı çok daha geniş bir bakış açısıyla değerlendirmiş bir sanat insanı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ekledi: “Gerçi Ara Güler, hayatta kendisinin ‘sanatçı’ olarak sıfatlandırılmasına itiraz eder, sadece ‘foto muhabiri’ olduğunu söylerdi. Ama bizler, onun fotoğraflarıyla ortaya koyduğu ürünlerin gerisindeki ruhu görüp anlayabilen kişiler olarak, kendisini sanatçı olarak sıfatlandırmaktan onur duyuyoruz. Geride bıraktığı arşivi ve müzesi, vefatından sonra da Ara Güler’in sanatını yaşatacak ve inşallah gelecek nesillere aktaracaktır.”
Sanat ve edebiyatın felç olduğu bir toplumda ortak değerlerin üretilip yaşatılmasının zor olacağını, gelişmiş bir mimari anlayışı olmayan bir ülkedeki üst yapının özgün bir ruh ve kimlik yansıtmasının beklenemeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihteki kadim medeniyetlerin ve büyük devletlerin ortak özelliklerinin, kültür ve sanat alanında önemli değerler üretmeleri olduğunu söyledi.
“KÜLTÜR, SANAT VE MİMARİ ALANDA ALTINA İMZA ATACAĞIMIZ YENİ ESERLERLE ECDADA LAYIK OLMALIYIZ”
Selçuklu ve Osmanlı başta olmak üzere, bu coğrafyada kurulan devletlerin bugüne ulaşan izlerinin, İslam medeniyetinin ve kültürünün bu topraklara vurulmuş birer mührü gibi olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bize düşen görev de, devraldığımız bu büyük medeniyet hazinesine yakışır şekilde davranmak, kültür, sanat ve mimari alanda altına imza atacağımız yeni eserlerle ecdada layık, evlada da örnek olmaktır” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, millet olarak ortak değerler ve hedefler etrafında kenetlenmenin yolunun, tüm bu alanlardaki tarihsel birikimin üzerine yenilerini eklemek olduğunun altını çizdi ve sözlerinin devamında şöyle konuştu: “Nasıl adlandırılmış olursa olsun, hangi akıma mensup bulunursa bulunsun, coğrafyamızın birikimini değere dönüştüren, insanı merkeze alan, milletimizin hayat tecrübesini, çevresine bakışını abideleştiren sanat eserleri, yeryüzündeki varlığımızı da daha anlamlı kılmışlardır. Millet hayatının en sahih, en sağlam kayıtlarını tutan, arşivler değil, asıl kültür adamlarıdır, edebiyat adamlarıdır, sanat adamlarıdır, onların ürünleridir.”
“GÜNÜMÜZDE KÜLTÜR VE SANATIN ETKİLEME VE DÖNÜŞTÜRME GÜCÜ ÖNEMLİ HÂLE GELMİŞTİR”
Hangi sanat dalında olursa olsun, devlete düşenin, nitelikli üretimi desteklemek ve bu üretimin küresel ölçekte paylaşımını sağlamak olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “popüler kültür ürünü” olan üretimlerin, bunu üreten milletler adına dünyada nasıl bir nüfuz oluşturduğuna dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletler için, bazen diplomasiyle, askerî güçle, ekonomik güçle kazanılamayacak başarılar, bir müzik eseri, bir edebiyat eseri, bir sinema eseri ile kazanılmaktadır. İletişimin hızının baş döndürdüğü günümüzde kültür ve sanatın etkileme ve dönüştürme gücü geçmiş zamanlarla kıyaslanmayacak kadar önemli hâle gelmiştir” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “Bize göre bu topraklardaki birlik, beraberlik ve muhabbetin gerisinde, kültür ve sanat alanındaki eşsiz zenginliğimiz ve hazinelerimiz bulunuyor. Varlığımızı korumak ve geleceğe taşımak için, kültür ve sanatın gücüne, etkisine, kapsayıcılığına ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
Gençlik yıllarında kültür ve sanat faaliyetlerin çok önemli yer tuttuğu biri olarak sorumluluk üstlendiği her yerde bu konuya ehemmiyet verdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde kültür ve sanat alanında da çok büyük işlere, eserlere ve çalışmalara imza attıklarını, Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı dönemlerinde de kültür ve sanat alanına özel önem verip bu yöndeki projeleri özellikle himaye ettiklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kültür ve sanat insanlarıyla sürekli istişare hâlinde olmaya, onların birikimlerinden istifade etmeye ihtimam gösterdiklerini, AK Partili belediyeleri de bu doğrultuda teşvik ederek, medeniyet değerlerine sahip çıkılmasını sağlamaya çalıştıklarını sözlerine ekledi.
“YENİ DÖNEMDE ÜLKEMİZDE KÜLTÜRÜ, SANATI, MİMARİYİ, ŞEHİRCİLİĞİ HAK ETTİĞİ SEVİYEYE GETİRECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Buna rağmen, hep söylediğim gibi, geçtiğimiz 16 yıla baktığımda kültür-sanat alanında yeteri kadar mesafe kat edememiş olmamızdan dolayı hep hayıflanırım, iç geçiririm. Kültür-sanat meselesini, ülkemiz ve milletimiz bakımından, en az terörle mücadele, en az dış politika, en az temel hizmet alanları kadar önemli bir beka meselesi olarak görüyorum. İnşallah yeni dönemde, bu eksiğimizi giderecek, ülkemizde kültürü, sanatı, mimariyi, şehirciliği hak ettiği seviyeye getireceğiz. Bu konuda Kültür ve Turizm Bakanlığımıza çok büyük görevler düşüyor. Turizm alanında, Sayın Bakanımızın müktesebatı sebebiyle, içimiz büyük ölçüde rahat. Kültür-sanat konularında da, Sayın Bakanımızın ekibiyle birlikte ülkemize tarihî bir hamle yaptıracağına inanıyorum. Cumhurbaşkanı olarak attığımız her adımda yanınızda olduğumu bilmenizi isterim. Cumhurbaşkanlığımız bünyesinde kurduğumuz Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu, bu alandaki politikaların inşasına katkı verecek, yapılan çalışmaları da takip edecektir.
2018 Yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Ödüllerine layık görülen kurumların temsilcilerini tebrik edip bu kurumların faaliyetlerine destek olanlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini Türkiye’nin tüm kültür-sanat insanlarına sevgi ve şükranlarımı ileterek tamamladı.
Enerji petrol Medya Ceo -Mehmet Ali Setencioğlu,