Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) Zirvesi’ne katılmak üzere Pakistan’a hareketi öncesi Atatürk Havalimanında açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zirve’nin ana temasını bölgesel refah için ulaşım, iletişim ve ticaret hatlarının birbirine bağlanması oluşturuyor. Temada da ifade edildiği gibi, bölgesel refah ile ulaştırma, enerji, iletişim ve ticaret hatlarının birbirine bağlanması arasında yakın bir ilişki vardır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’ne katılmak üzere, Pakistan’ın başkenti İslamabad’a gitti. Hareketinden önce İstanbul Atatürk Havalimanı’nda bir basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın mensuplarına ziyareti ile ilgili açıklamalarda bulundu.
“EİT, ÇOK CİDDİ BİR POTANSİYEL BARINDIRIYOR”
Pakistan ziyareti vesilesiyle zirveye katılacak olan liderlerle ikili görüşme yapma imkânı bulacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın ilk kurucuları arasında olduğunu hatırlatarak, “Bölgesel iş birliği ve kalkınma çabalarını artırmak amacıyla Pakistan ve İran ile birlikte 1985 yılında tesis ettiğimiz teşkilat, bilahare diğer dost ve kardeş ülkelerin iştirakiyle genişlemiştir, genişletilmiştir. Bugün örgüt, 8 milyon kilometrekarelik bir alanda toplam 400 milyon nüfusa hitap etmektedir. 10 kardeş ülkeyi de kapsamaktadır. Bu açıdan da çok ciddi bir potansiyeli bünyesinde barındırıyor” dedi.
İslamabad Zirvesi’nin, kritik gelişmelerin yaşandığı, tarihî nitelikte olayların meydana geldiği bir dönemde icra edildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Avrasya’nın dünya siyasi ve ticari ekonomik sahnesinde ağırlığının artmaya başladığı bir süreçten geçiyoruz. İslamabad Zirvesi’nin ana temasını bölgesel refah için ulaşım, iletişim ve ticaret hatlarının birbirine bağlanması oluşturuyor. Temada da ifade edildiği gibi, bölgesel refah ile ulaştırma, enerji, iletişim ve ticaret hatlarının birbirine bağlanması arasında yakın bir ilişki vardır. Bu yöndeki çabalarımızın koordinasyonu ve sonuç odaklı eylemlere dönüştürülmesi noktasında teşkilat çok kıymetli bir platform oluşturuyor” açıklamalarında bulundu.
“İSLAMABAD ZİRVESİ TARİHÎ BİR FIRSAT”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin son dönemde hayata geçirdiği büyük projelerle teşkilatın kuvvetlenmesine ciddi katkılar sağladığını belirtti ve sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osman Gazi Köprüsü, hızlı tren hatları gibi projeler sadece ülkemizin değil aynı zamanda teşkilat üyesi ülkelerin de ulaşım kapasitesini güçlendirmiştir. Üçüncü havalimanı gibi şu an inşası devam eden projelerimizin bu sürece ivme kazandıracağına inanıyorum. Aynı şekilde Bakü-Tiflis-Kars gibi tren hatlarının da bu noktada çok çok ciddi katkısı olacaktır. Tabii burada şu noktanın da altını çizmek istiyorum: Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın muazzam potansiyelini harekete geçirme noktasında hâlen bazı sorunlarla karşılaştığını kabul etmemiz gerekiyor. Teşkilat bölgesinin dünya nüfusu içindeki payı yüzde 6,2 olmasına rağmen dünya ticaretindeki payı sadece yüzde 2’dir. Ayrıca teşkilat içi ticaret hacmi, üye ülkelerin toplam dış ticaret rakamları içinde küçük bir yer işgal ediyor. Bu tabloyu değiştirmek için tüm ülkeler sorumluluk taşıyor. Bu açıdan İslamabad Zirvesinin tarihî bir fırsat olduğuna inanıyorum.”
“ÜYE ÜLKELER ARASINDAKİ TİCARİ ENGELLER KALDIRILMALI”
Üye ülkeler arasındaki ticari engellerin bertaraf edilmesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu sebeple ticaretin serbestleştirilmesi yönünde önemli bir araç olan ticaret anlaşmasını bir an önce hayata geçirmek istiyoruz. Bu anlaşmanın en geniş katılımla uygulamaya konulmasına özel önem veriyoruz. İslamabad Zirvesi sırasında kabul edeceğimiz 2025 vizyon belgesini de bu hedeflere ulaşmak için bir yol haritası olarak görüyoruz” dedi.
Bugüne kadar olduğu gibi teşkilatın etkinliğinin artırılması ve zirve kararlarının hayata geçirilmesi noktasında üzerlerine düşeni yapacaklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasını “Ekonomik İşbirliği Teşkilatının bölgesel bir iş birliği platformu olarak daha da güçleneceğine, cazibesini daha da artıracağına inanıyorum. Bu açıdan ziyaretimizin hayırlara vesile olmasını Allah’tan temenni ediyorum ve katılacak olan bütün ülkelerin de ciddi bir hazırlık içerisinde olduğunu biliyorum” sözleriyle tamamladı.