Adıyaman’da yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı Sistemiyle birlikte, artık sandıktan kaçma, millî iradenin arkasından dolanıp vesayet güçleriyle iş tutma devri kapanıyor. Çünkü artık söz ve yetki doğrudan millete geçiyor” dedi.
Valilik önünde bulunan şehir meydanında gerçekleştirilen törende; TBMM Başkan Vekili Ahmet Aydın ile bazı bakan ve milletvekilleri da hazır bulundu. Vatandaşların da yoğun bir katılım gösterdiği törende Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.
Güvenlik güçlerinin operasyonları sonucu kazdığı çukura gömülen bölücü örgütünün, hıncını Viranşehir’de olduğu gibi 11 yaşındaki sabilerden aldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kedisine süt vermek için evinden çıkan evladımıza kıyan bir örgütün insanlıkla hiçbir ilişkisi olamaz. Bölgedeki kardeşlerimizin hayatını zindana çeviren terör örgütü, önüne çıkan masumların kanlarını dökerek, hedefine ulaşacağını sanıyor. Ama başaramayacaklar. Bu ülkeyi asla bölemeyecekler. Kardeşi kardeşe kırdıramayacaklar. Türkiye’yi yürüdüğü yoldan geri döndüremeyecekler. Şundan emin olun, ana karnındaki bebekleri, alışverişe çıkan kadınları, rızkının peşindeki esnafı, sabah namazına giden imamı katleden terör örgütü, er ya da geç, döktüğü kanda boğulacaktır” dedi.
“KATİLLERDEN, DÖKTÜKLERİ KANIN HESABI SORULACAK”
Viranşehir’deki saldırıda şehit olan ve dün toprağa verilen 11 yaşındaki Ahmet Oktay Günak’a ve bekçi İbrahim Kete’ye Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralılara acil şifa temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, hiçbir vatandaşının kanını yerde koymadığını ve koymayacağını, katillerden de döktükleri kanın hesabını sorulacağını vurguladı.
Bakanlıklar ve devlet kurumları tarafından yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin arasında; 336 derslik, 900 öğrenci kapasiteli 5 pansiyon, 3 atölye, üniversitede kapalı yüzme havuzu, halı ve çim sahalar, Kâhta spor tesisi, enstitü hizmet ve idari binaları, 2 bin 694 öğrenci kapasiteli 4 öğrenci yurdu, çevre projeleri ve yollar, 2 spor salonu, Gölbaşı, Sincik ve Samsat Devlet Hastaneleri, 2 sağlık evi ve 6 aile sağlığı merkezi, kamu kurumu hizmet binaları, hayvansal ve bitkisel ürün işleme ve paketleme tesisleri, soğuk hava depoları, süt endüstri tesisleri bulunduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende Adıyaman belediyelerin 107 milyon liralık toplam yatırım bedeli olan hizmet ve eserlerinin de açılışının yapıldığını sözlerine ekledi.
Türkiye’nin, 16 Nisan’da sandık başına giderek yapılacak halkoylamasında, Anayasa değişikliğini ve onunla birlikte gelen yeni yönetim sistemi konusundaki tercihini belirleyeceğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzun süredir yönetim sistemi arayışı içinde olan Türkiye’nin, tarihindeki en önemli reformlarından birini gerçekleştirdiğine, milletin desteğiyle, inşallah, Cumhurbaşkanlığı hükümeti sistemine geçileceğini söyledi.
“VATANDAŞLARIMIZI CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİNE ‘EVET’ DEMEYE DAVET EDİYORUM”
Sadece AK Partili ve Milliyetçi Hareket Partilileri değil, CHP ve HDP’ye gönül vermiş vatandaşları da Cumhurbaşkanlığı sistemine ‘evet’ demeye davet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çünkü bu sistem, şu veya bu partinin, şu veya bu şahsın değil, 80 milyonun tamamının geleceği içindir. Burada şu noktayı özellikle belirtmek istiyorum: Muhalefet sandığın rengini gördüğü için tezlerini anlatmak yerine, yalan-yanlış bilgilerle insanımızın kafasını karıştırmaya çalışıyor. Cumhurbaşkanlığı Sistemine niçin karşı çıktıklarını izah edemedikleri için, milletimizi kutuplaştırmaya, süreci ısrarla rejim tartışmalarına çekmeye gayret ediyorlar” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: “Beyefendiler polemik yapmaktan, siyaset yapmaya fırsat bulamıyor. Mecliste yaşananları, paketin milletin önüne gelmesini engellemek için sergiledikleri çirkinlikleri gördünüz değil mi? Kürsü işgalinden yumruk atmaya kadar her yolu denediler. 11 yıldan fazla o çatı altında milletvekili olarak görev yapmış birisi olarak, açıkçası bu görüntülerden hicap duydum. Şimdi benzer bir tavrı halkoylaması sürecinde sahnelemeye çalışıyorlar. Ama biz onların seviyesine inmeyeceğiz. Atalarımızın dediği gibi ‘ardıcın közü olmaz, yalancının sözü olmaz.’ Bunların da millete söyleyecek sözleri yok. Ülkenin önünü açacak projeleri sabote etmekten başka bir meziyetleri yok. İşi görünce savuşup kaçanlar gibi, vatana-millete faydası olacak meselelerde hemen ortadan kayboluyorlar. Ama konu faizcilerin, terör örgütlerinin, Türkiye’ye hasım çevrelerin çıkarlarını savunmaya gelince, en ön safta yerlerini alıyorlar. Halkın arasına girmeden, esnafın çayını-çorbasını içmeden, yaşlılarımızın halini-hatırını sormadan, halkçılık yaptıklarını iddia ediyorlar. Kürt kardeşlerimin yarasına merhem olmaya çalışmak yerine, bölücü örgüte koltuk değnekliği yapıyorlar.”
“CUMHURİYETİMİZİN KAZANIMLARINDAN TAVİZ VERMEDEN, YENİ BİR YÖNETİM SİSTEMİ KURUYORUZ”
Vatandaşların, kimin darbecilerin ve vesayetin emrinde olduğunu, kimin de gecesini gündüzüne katarak ülkesi için hizmet ettiğini çok iyi bildiğini, sandıktan kaçanların da, millî iradeye kayıtsız şartsız teslim olanların da ortada olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı Sistemiyle birlikte, artık sandıktan kaçma, millî iradenin arkasından dolanıp vesayet güçleriyle iş tutma devri kapanıyor. Çünkü artık söz de, yetki de doğrudan millete geçiyor. Bunlar sandıktan evet çıkarsa, milletin karşısına nasıl geçeceklerini bilmiyorlar. Onları şimdiden millet korkusu sardı. Ama korkunun ecele faydası yok. 16 Nisan’da Allah’ın izniyle ‘evet’ çıkacak ve 2019 Cumhurbaşkanlığı seçiminde er meydanı kurulacak. İşte o zaman herkes eteğindeki taşı dökecek, maskeler düşecek, gerçek yüzler ortaya çıkacak. Ülkenin ve milletin hayrına hiçbir projesi, programı, hayali olmayanlar boş çuval gibi yere yığılırken; 5 yıllık, 10 yıllık vizyonu olanlar gümbür gümbür meydanları inletecek. Kendine güvenen, fikrine güvenen, birikimine güvenen bu er meydanından niye kaçsın?” diye konuştu.
Anayasa değişikliğindeki amacın; siyasi çekişmelere, koalisyonlara, darbelere, ekonomik krizlere, dış müdahalelere yol açan mevcut zayıf sistemin yerine, istikrarı garanti altına alan güçlü bir yönetim sistemi getirmek olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun için, yürütme, yasama ve yargının görev tanımlarını yeniden yapıyoruz. Demokrasiden, özgürlüklerden, insan haklarından, Cumhuriyetimizin kazanımlarından en küçük bir taviz vermeden, yeni bir yönetim sistemi kuruyoruz” diye ekledi.
“MİLLETİMİZE HİZMET VEREN PEK ÇOK KURUMU OSMANLI’DAN DEVRALDIK”
“Mesele, şahsımın meselesi değildir. Mesele, milletimizin daha huzurlu, daha güvenli, daha müreffeh bir geleceğe kavuşması meselesidir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Birileri diyor ki, ‘niye şimdi?’ İyi de bu mesele, ülkemizde, öyle sadece Cumhuriyet döneminde filan değil, çok daha eskilerden beri, yaklaşık 200 yıldır tartışılıyor. Bugüne kadar yönetim reformu konusunda pek çok denemeler yapılmış, pek çok sistemler devreye sokulmuştur. Türkiye, Meclis’le ilk defa Cumhuriyetle tanışmış değildir. Osmanlı döneminde de Meclis vardı. Halen milletimize hizmet veren pek çok kurumu biz Osmanlı’dan devraldık. Cumhuriyet, sadece bir rejim değişikliğiydi. Avrupa ülkelerinin pek çoğu demokrasiyle monarşi birlikte yürütmeyi tercih ederken, biz aynı işi Cumhuriyetle yapma yoluna gittik. Bundan dolayı da en herhangi bir pişmanlığımız yok. Türkiye, 2007 yılındaki Anayasa değişikliği ile, dikkat ediniz rejimini değil, yönetim sistemini değiştirme yolunda ilk adımını attı. Cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesi demek, zaten yönetim sistemini değiştirmek anlamına geliyor. Biz, bu tercihi, bir reformla daha derli toplu ve kalıcı hale getiriyoruz. İleride yaşanması kesin olan çekişmelerin, kavgaların, bunların yol açacağı krizlerin ve ödenecek bedellerin önüne şimdiden geçiyoruz. Göz göre göre gelen bir tehlikeyi önlemek için illa 1960’da, 1980’de olduğu gibi darbeye maruz kalmayı, 1994’te, 2001’de olduğu gibi ekonomik kriz yaşamayı niçin bekleyelim?”
Ülkenin yaşadıklarından, başlarına gelenlerden gereken dersleri çıkardıklarını ve cumhurbaşkanlığı hükümeti sistemini bunun için getirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu taleplerinin yeni olmadığını, uzun zamandır ve özellikle 2011 yılından beri Türkiye’ye yeni bir Anayasa ve bununla birlikte yeni bir yönetim sistemi kazandırmak için mücadele ettiklerini hatırlattı.
“TEK ADAMLIK CHP’NİN İŞİDİR”
Gerçekten demokrat olan ve demokrasiyi sindirmiş herkesin, bu ülkede yüzde 50+1 ile iş başına gelecek Cumhurbaşkanının, millete karşı sorumluluklarını yerine getirmek dışında bir niyete sahip olamayacağını görüp bileceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, aksini söyleyenlerin art niyetli olduğunu söyledi ve “Ömründe, mahallesine muhtar seçilmeyecek, hatta belki ailesi içinden seçim yapılsa yarıdan fazla oy alamayacakların, Cumhurbaşkanlığı sistemini ‘tek adamlık’ ile tarifi, hezeyandan başka bir şey değildir. Tek adamlık CHP’nin işidir. Bunlar tek parti döneminde parti il başkanlarını vali yapmışlardır. Bunu büyüklerinize sorun, onlar bilir. Biz, sadece 4 konuyu tek geçeriz.” dedi ve bunların ‘tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek millet’ olduğunu söyledi.
“Basireti bağlananlara, öfkesi aklının önüne geçenlere yapacak bir şeyimiz yok. Ama, Anayasa değişikliği ne getiriyor, cumhurbaşkanlığı hükümeti sistemi nasıl bir şeydir diye merak edenlere, konuyu özetle anlatmak istiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizde mevcut sistemde yürütme gücü, seçilmiş Başbakan ile vesayetin muhafızı olarak düşünülmüş Cumhurbaşkanı arasında dağıtılmıştı. Bunun sıkıntısını eskiden beri tüm Başbakanlar yaşamıştır, ben de yaşadım. Cumhurbaşkanı’nın Başbakan’a anayasa kitapçığı fırlatmasıyla bu ülkenin nasıl krize girdiğini biliyoruz değil mi?” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesiyle birlikte, çift başlılığın sürdürülemez bir hale geldiğini, yeni sistemle bu iki icra makamını birleştirilerek yürütme sorumluluğunun tamamen Cumhurbaşkanına verildiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece milletin, yetkinin ve sorumlunun kim olduğunu, dolayısıyla hesabı kimden soracağını bileceğini kaydetti.
“YORGUN VE BİTKİN DEĞİL, GENÇ VE DİNAMİK BİR PARLAMENTOYU İNŞA ETTİK”
Cumhurbaşkanlığı sistemini, Türkiye’nin istikrarının, milletin güveni ve huzurunun teminatı olacağı için istediklerine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçilme yaşının 25’ten 18’e ineceğine işaret etti gençlere inandıklarını, 15 Temmuz’da F16’ların helikopterlerin tankların karşısında dikilen gençlerin neler yapabileceklerini gördüklerini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yorgun ve bitkin bir parlamentoyu değil, genç dinamik bir parlamentoyu inşa ettiklerini söyledi gençlere “Bunun için siz gençlere çok büyük görev düşüyor. 16 Nisan’da sandıklara en çok siz sahip çıkacaksınız. Seçim gününe kadar da gece-gündüz çalışmaya var mıyız? Eğer Anayasa değişikliği rekor bir ‘evet’le kabul olmazsa, bundan en büyük zararı gençlerimiz görür. Bunun için ev ev, sokak sokak dolaşalım, herkesi ikna edelim” şeklinde seslendi.
Sözlerini “Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Allah yolumuzu bahtımızı açık etsin” temennileriyle tamamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından törene katılan bakan ve milletvekilleri ile birlikte yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin açılış kurdelesini kesti.
Törenin ardından Adıyaman Valiliği’ni ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vali Abdullah Erin ile görüşerek şehirde yürütülen hizmetlerle ilgili bilgi aldı.