Başbakan Binali Yıldırım, İngiltere temasları kapsamında Intercontinental Park Lane Otel’de İngiliz yatırımcılarla bir araya geldi.
Burada konuşan Yıldırım, Başbakan Theresa May’in resmi davetlisi olarak İngiltere ziyaretini gerçekleştirdiğini anımsatarak, toplantının faydalı olması ve Birleşik Krallık ile Türkiye arasındaki ilişkilerin ilerlemesi temennisinde bulundu.
Yıldırım, ziyaret dolayısıyla İngiltere’de yatırımcılarıyla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Birleşik Krallık ile Türkiye arasındaki ilişkilerin son iki yıl içerisinde gözle görülür bir şekilde olumlu yönde geliştiğini söyledi.
İngiltere Başbakanı May’in ocakta Türkiye’ye geldiğini, kendisinin de mayısta “Somali Konferansı” nedeniyle Londra’da bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, “Bu, bir sene içerisinde ikinci gelişim. Bugünkü ziyaretimiz esnasında Sayın Başbakan ile ikili ve birebir görüşmelerimizin yanı sıra farklı kurumlarla, kişilerle, düşünüce kuruluşları, basın mensupları, yatırımcılarla toplantılar gerçekleştireceğiz ve Türkiye-Birleşik Krallık ilişkilerini nasıl daha ileriye taşıyabiliriz, bunların imkanlarını hep beraber araştıracağız, göreceğiz.” dedi.
Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
“Birleşik Krallık, Türkiye’nin ikinci en büyük ihracat gerçekleştirdiği ülke. Geçen yıl itibarıyla ikili ticaret hacmimiz 17 milyar doların üzerine çıktı. Bu esasen daha önce hedeflediğimiz 20 milyar dolara oldukça yakın bir rakam. Diğer yandan Birleşik Krallık menşeili firmaların Türkiye’de bugüne kadar 10 milyar dolarlık bir yatırımı söz konusu. Bu sayede 3 bin Birleşik Krallık şirketi Türkiye’de yatırım yapmış durumda. Bu tabii ki Türkiye ekonomisi açısından önemli bir seviye olmakla beraber aynı zamanda Birleşik Krallık şirketlerinin de ülkeleri dışında gerçekleştirdikleri bu yatırımlar sayesinde hem Türkiye pazarında hem de Türkiye’nin etrafındaki pazarlarda daha etkin bir şekilde yer almalarına da fırsat sağlıyor. Ülkemizde yatırım yapan şirketlerin orijini, menşei neresi olursa olsun bizim şirketimizdir. Bizim şirketlerimizden farklı bir konumları yoktur ve biz bu anlayışla bütün şirketlerimizin sorunlarına, beklentilerine cevap veriyoruz.”
Zaman zaman bu şirketlerin temsilcileriyle bir araya gelmeyi önemsediğini belirten Yıldırım, geçen ekim başında önemli ölçeğe sahip şirketlerin temsilcileri ve May’ın ticaret temsilcisi Lord Janvrin’in katılımıyla bir toplantı gerçekleştirdiklerini hatırlattı. Yıldırım, “Onlar bizlere sorunlarını anlattılar, geleceğe yönelik planlarını, projelerini bizlerle paylaştılar. Biz de ülkemizdeki fırsatları, imkanları o vesileyle onlarla konuşma fırsatı bulduk.” dedi.
“Çok dinamik bir coğrafyada yer alıyoruz”
Yıldırım, bugün de Lord Janvrin ve Birleşik Krallık şirket temsilcileriyle bir araya geleceğini dile getirerek, sayıları 3 bini geçmiş Birleşik Krallık şirketlerinin son 15 yılda Türkiye’ye yaptıkları 10 milyar dolarlık yatırımla, Türk ekonomisine önemli katkı sağladığını, şirketlerin de büyük fırsatlara sahip olduğunu söyledi.
Toplantıda, Türkiye’nin ekonomik perspektifini paylaşmanın yanı sıra, yatırımcıların gelecek yatırım planlarını öğrenme fırsatı bulacağını ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti:
“Sizler Türkiye’yi tanıyorsunuz, biliyorsunuz. Türkiye’nin sağladığı imkanları, fırsatları biliyorsunuz. Türkiye öyle bir bölgede yer alıyor ki etrafındaki coğrafya, Ortadoğu, Kafkaslar, Orta Asya, Balkanlar… Yakın coğrafyadan bahsediyorum, dört saatlik bir uçuşla 60’a yakın ülkeye erişebilirsiniz. Aynı zamanda da 1,5 milyar insanın yaşadığı bir coğrafyadan bahsediyoruz. Bu coğrafyada bir yılda üretilen toplam gayri safi hasıla 30 trilyon dolar civarında. Bunu anlatmamdaki sebep, çok dinamik bi coğrafyada yer alıyoruz. Türkiye’ye yapılacak bir yatırım, Türkiye ile sınırlı değil, etrafında büyüme hırsı, azmi olan bir çok ülkeye de yapılmış yatırım anlamı taşıyor. Uluslar arası doğrudan yatırımları önemsiyoruz. Buna yönelik olarak özel düzenlemeler yaptık, teşvik düzenlemeleri yaptık. Özellikle stratejik katma değere sahip yüksek-orta teknoloji içeren yatırımlarda çok ama çok özel desteklerimiz var, gerek kuruluş gerek işletme safhasında bunları sağlıyoruz.”
“Artı değer olarak görüyoruz”
Türkiye’nin ekonomisinin dinamik bir yapıya sahip olduğunu belirten Yıldırım, 2016’daki hain darbe girişimine rağmen, ekonominin yılın sonunda toplamda yüzde 3,2 büyüme sağladığını anlattı.
Yıldırım, 2017 için felaket senaryoları üretilmesine rağmen Türk ekonomisinin yılın ilk yarısında yüzde 5’in üzerinde büyümeyle Çin ve Hindistan’dan sonra üçüncü sırada yer aldığını ifade ederek, “Bu sene sonunda öyle ümit ediyorum ki büyüme oranımız yüzde 6-7 arasında bir yerde gerçekleşecektir.” dedi.
Türkiye reel sektörünün üretmeye, güçlenmeye devam ettiğini dile getiren Yıldırım, geçen yıl ağustostan bu ağustosa kadar 1 milyon 400 bin yeni iş sağlandığına işaret etti.
Yıldırım, Türkiye’de genç işsizlik oranının yüksek olmasına yönelik eleştirilere, “Biz Avrupa gibi değiliz, bizim nüfusumuz genç. Avrupa nüfusu göreceli olarak nüfus ortalaması bizden daha yüksek. Bizim genç nüfus ağırlıklı bir nüfusumuz var. Bunu olumsuzluk olarak görmüyoruz. Bunu bir artı değer olarak görüyoruz. Bu ülkemizin dinamizmini artırıyor.” dedi.
Birçok Avrupa ülkesinin Türkiye’den daha yüksek genç işsizlik oranına sahip olduğuna dikkati çeken Yıldırım, işsizliğin tedbirinin sadece yatırımlarla değil, istikrarın ve güvenin tesis edilmesiyle ilgili olduğunu söyledi.
“Türkiye tam istikrar ve güvene sahip”
Yatırımcı için en önemli şeyin öngörülebilirlik olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Bu hedefe doğru Türkiye son 15 yılda tam istikrar ve güvene sahip bir iktidarla yönetilmektedir.” dedi.
Türkiye gayri safi hasılasının ve kişi başı milli gelirinin 15 yılda 3 kat büyüdüğünün altını çizen Yıldırım, Türkiye’nin bugün altyapı yatırımlarını büyük oranda tamamladığını, daha fazla üretim, istihdam, ihracat ve ticaret için gerekli bütün çalışmalarını bitirdiğini söyledi.
Türkiye’de işgücüne katılımın son 8 yılda, yüzde 44’ten yüzde 53’ün üzerine çıktığına işaret eden Yıldırım, “Sürekli işgücüne katılım oluyor. Burada işsizliğin de bir miktar yüksek seyretmesi gayet doğal.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin OECD ve G20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ülke olduğunu hatırlatan Yıldırım, “Türkiye, küresel krizin başladığı 2008’den bu tarafa dünyada gerçekleştirilen 10 mega projeden 6’sını yapan bir ülke olmuştur. Bu, Türkiye’nin güven ve istikrarda ne kadar önemli bir mesafe katettiğini gösteren en büyük sonuçtur.” diye konuştu.
“Yatırımcıların görüşlerini almayı önemsiyorum”
Yıldırım, yatırımcıların Türkiye ve Türkiye ekonomisi hakkındaki görüşlerini almayı çok önemsediğini de vurguladı.
Başbakan Yıldırım, toplantının basına kapalı bölümünde yatırımcıların sorularını yanıtladı.
Toplantıya, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Mehdi Eker, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, Savunma Sanayi Müsteşarı İsmail Demir ve Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç de katıldı.