Ankara Üniversitesi Yaşlılık Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin, TÜBİTAK iş birliği ile gerçekleştirdiği ‘Türkiye’de Kuşaklararası Dayanışmanın Değerlendirilmesi’ projesinin sonuç toplantısına katılan Emine Erdoğan, “Yaşlılar, toplumun kıdemlileridir. Onlara terkedilmiş ve kimsesiz kalmış duygusu yaşatmadan, hak ettikleri değeri vermek durumundayız” dedi.
Grand Ankara Otel’de gerçekleştirilen, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Dr. Fatma Betül Sayan Kaya ile bilim adamları ve davetlilerin de hazır bulunduğu toplantıda Emine Erdoğan bir konuşma yaptı.
Ankara Üniversitesi, Yaşlılık Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi yetkililerini, ortaya koydukları projeleriyle yaşlanma ve kuşaklararası dayanışma gibi önemli bir konuyu gündeme getirdikleri için tebrik eden Emine Erdoğan, “Yaşlılar, toplumun kıdemlileridir. Onlara terkedilmiş ve kimsesiz kalmış duygusu yaşatmadan, hak ettikleri değeri vermek durumundayız. Bu değerin tesis edildiği toplumlarda, sağlıklı kuşaklararası dayanışma da mümkün olur. Nasıl ki, gençler bizim geleceğimizse, yaşlılarımız da bilgelik kaynağımızdır. Yaşlılarına sahip çıkmayan, onların tecrübesinden istifade etmeyen bir toplum, yeterince olgunlaşmamış bir toplumdur” diye konuştu.
“BİZİM KÜLTÜRÜMÜZDEKİ YAŞLILARIN YERİ, HÜRMET MAKAMIDIR”
Yaşlıların giderek yalnızlaştığı bir dünyada yaşandığına, o yaşam abidelerinin toplumsal hayattan uzaklaştırılarak, kendi kaderlerine terk ediğine işaret eden Emine Erdoğan, “Oysa onların bizim kültürümüzdeki yeri, hürmet makamıdır. Onlar, yolumuzu aydınlatan fenerlerdir. Peygamberimiz, ‘Küçüklerine merhamet etmeyen, büyüklerine saygı göstermeyen bizden değildir’ buyuruyor. Bizim kültürümüzde, içinde yaşlı olan evden bereket eksik olmaz. Yaşlıların olduğu evde büyüyen çocuklar, bilgeliğe, tecrübeye, aidiyet duygusuna daha yakın olurlar. İçinde yaşlı olan ev, geleneğin, kültürün, değerlerin öğrenildiği bir okul gibidir” dedi.
“YAŞLILARI TOPLUMSAL HAYATA DÂHİL EDEN SİSTEMLER KURMALIYIZ”
Kuşaklararası dayanışmanın değerlendirilmesi projesinin Türkiye’nin sosyal ihtiyaçları için yol haritası olacağına inandığını dile getiren Emine Erdoğan, aile büyüklerinin huzur ve bakım evleri yerine kendi evlerinde veya evlat ve torunlarının yanında yaşamasının daha insani olduğunu söyledi. Emine Erdoğan, “Şehirlerimizi inşa ederken, yaşlıları hayattan tecrit eden değil, onları toplumsal hayata dâhil eden sistemler kurmalıyız. Mimari planlamalarda, bilge çınarları hesaba katmalıyız” şeklinde konuştu.
Hz. Mevlana’nın, ‘Gençlerin aynada göremediklerini, yaşlılar bir tuğla parçasında okurlar’ sözüne atıfta bulunarak, yaşlıların ağaran saçlarının olgunlaşmış aklı müjdelediğini, bilgi ve tecrübeyi hatırlattığını kaydeden Emine Erdoğan, “Kurtuluşumuz, karşılıklı sevgi ve saygıya dayanan bir merhamet medeniyeti inşa edebilmekten geçiyor” İfadelerini kullandı ve konuşmasını, ‘insanın değerini gerçekten anlamış bir toplum olma’ temennisiyle tamamladı.
Toplantının ardından Emine Erdoğan, program kapsamında açılan ve huzurevi sakinlerinin el işlerinin sergilendiği ‘Derinlik ve Bilgelik’ temalı sergiyi de gezdi.
